Besmele, hamd ve salât-ü selâmdan sonra…
Sıradan bir eşya dahi bir maksat için icat edilirken, mahlukatın en mükemmeli olan insanın amaçsız, boşuna yaratıldığını iddia etmek ancak akıl
tutulmasından naşi olur. Nasıl ki; bir eşya amacına uygun kullanılmadığında bozulup harap oluyor, işe yaramaz bir nesne haline geliyorsa insan da varoluş
maksadına uygun hareket etmezse kıymetini yitirir. Eşyanın icat amacını nasıl mucidi tayin ediyorsa kulun varlığının amacını da mucidi olan Allah Teâlâ tayin
etmiştir. Nitekim bu maksadı Yüce Rabbimiz bizlere Zâriyât Sûresi 56. âyet-i kerîmesinde beyan etmektedir:
﴿وَمَا خَلَقْتُ الْجِنَّ وَالْاِنْسَ اِلَّا لِيَعْبُدُونِ﴾
«Ben cinleri ve insanların ancak bana kulluk etsinler için yarattım.»
Kul şayet Hâlikının kendisine bahşettiği ömür, sağlık, zaman, akıl vs. nimetleri O’nun razı olduğu işlerde kullanmazsa nankörlük etmiş olacağından azaba müstahak olur. Rabbimize kulluk vazifesini şuur ve bilinçle eda edebilmenin başlıca şartlarından biri de ilim öğrenmektir. Nasıl kulluk yapacağını, ibadeti, helali, haramı bilmeyen bir insanın bu vazifeyi icrası muhaldir. Nitekim Kur’ân-ı Kerîm:
﴿اقُلْ هَلْ يَسْتَوِي الَّذ۪ينَ يَعْلَمُونَ وَالَّذ۪ينَ لَا يَعْلَمُونَۜ﴾
«De ki: “Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu!”» [Zümer Sûresi, 9.] buyurarak bilginin kişiye meziyet katacağını ifade etmiştir. Bir başka âyet-i kerîme’de
﴿اِنَّمَا يَخْشَى اللّٰهَ مِنْ عِبَادِهِ الْعُلَمٰٓؤُ۬اۜ﴾
«Kulları içinde ancak alimler Allah’tan korkarlar.» [Fâtır Sûresi, 28.] buyrulması da bu mefhumu teyit eder. Peygamber Efendimiz (Sallallâhu Aleyhi ve Sellem)’den rivayet edilen: “İlim öğrenmek her Müslümana farzdır.” hadîs-i şerîfi ilmin ne denli önemli bir kuvvet olduğunu tekrar tekrar gözler önüne sermektedir.
İlim öğrenmek kadar o bilgiyle amel etmek ve ihlas da son derece önemlidir. Üstadımız Mahmud Efendi Hazretlerimizin: “Şeriat üç saç ayağı üzerine kuruludur; ilim, amel ve ihlas” sözü, bu manayı ifade eden onlarca sözünden sadece bir tanesidir.
Hulâsa-i kelam: 2005 senesinden günümüze kadar gerek sahada ve gerek rahle başında aktif bir şekilde hizmet gayreti içerisinde bulunan kıymetli Âdem ÇAKMAK Hoca Efendinin riyasetinde 2016 yılında kurulan Takvâ Ve İlim Medresesi, ilk olarak sadece Arapça ve Ulûm-u şer’iyye alanında eğitim hizmeti vermekteydi. 2021-2022 dönemi itibariyle artan talep ve rağbete kayıtsız kalmamak adına medresemiz, Hafızlık eğitimi hizmeti de sunmaya başladı.
Üstadımız Mahmud Efendi Hazretlerimizin çizgisi üzere, istişare çalışmaları ve kazanılan tecrübeler ışığında eğitim kalitesi günden güne artırılma gayreti içerisinde bulunulan kurumumuzda 2022-2023 eğitim döneminde 100’e yakın Hafızlık ve İslâmî İlimler talebesi eğitim görmektedir
Vizyonumuz
Medresemize başvuruda bulunan talebe kardeşlerimize önce seviye
tespit mülakatı yapıyor, daha sonra mülakat komisyonunun kararı
doğrultusunda -alanında uzman hoca efendiler tarafından- hazırlık,
hafızlık veya klasik usulde Arapça eğitimi veriyoruz.
Misyonumuz
Merhum üstadımız Mahmud Efendi Hazretlerimizin tesis ettiği usuller
çerçevesinde ümmetin evlatlarına hizmet etmek; HEDEFİMİZ, yüce
Mevlâ’mızın bizleri buna muvaffak kılması; DUAMIZDIR.